6 Ekim 2010 Çarşamba

Kreş günlerimiz...

Kreşli günlerimiz devam ediyor. Bugün 2. haftamıza girdik. İkra bu 2 haftada çok değişik duygusal dalgalanmalar yaşıyor. İlk hafta çok iyidik. Hatta şaşılası bir, birden uyum vardı. Hergün koşarak kreşimize gidiyor, almaya gittiğimdede biraz daha durabilirmiyim anne diyordu. Haftasonu nezaman gideceğiz anne okula, ben okulumu özledim diye soruyordu. Ne olduysa pazartesi günü oldu. Pazartesi günü sabah kreşe bıraktım, gayet güzel içeri girdi herşey yolundaydı. Hatta yardımcı öğretmen maşallah çok akıllı ve uyumlu bir çocuk, bizi hiç zorlamıyor dedi. Fakat aynı gün öğlen almaya gittiğimde, koşarak boynuma sarıldı ve anne bugün seni çok özledim niye geç kaldın diye dudaklarını büzüp ağlama moduna girdi. Öğretmenide, bugün sizi çok özledi, yeni başlayanlar oldu onlardanmı etkilendi bilmem dedi. Neyse evimize geldik birlikte vakit geçirdik, uyuduk ve akşam oldu. (yarım gün olmasının en güzel yönü birlikte vakit geçirmeye zamanda kalması) Akşam otururken birden, ben okula gitmek istemiyorum dedi. Neden kızım, gitmelisin, okul şöyle güzel böyle güzel birsürü şey söyledik ama ikna edemedik. Öğretmenini aradım acaba gündüz birşeymi oldu diye. Öğretmeni hiçbirşey olmadı, gündüz sizi özleme haricinde gayet iyiydi, uyumluydu dedi. Fakat şu an gösterdiği tepki çok normal, bazı çocuklar başında, bazılarıda biraz zaman geçtikten sonra bu tepkiyi gösterir. Bu tepkiyi göstermeseler tuhaf olurdu zaten, sonuçta sizden ilk kez ayrılıyor dedi. Yarın ona güzel bir süpriz hazırlar, özel bir ilgi gösteririz dedi. Neyse, İkrayı öğretmenin yarın sana süpriz hazırlamış falan diyerek ikna ettik. Dün güzeldi, öğlen almaya gittiğimdede mutluydu güzel vakit geçirmişti. Birsürü faaliyetlerde bulunmuşlar, yaptıkları faaliyetleri panoya asıp isimlerini yazmışlar. Tamam artık düzeldi derken bu sabah kreşe bırakıp dönerken, birden bana sarıldı ve sende kal diye tutturdu. Kardeşin evde uyuyor, kalamam , uyanırsa korkar, ben alcam seni falan derken başladı ağlamaya. Benide eve götür diye sarıldı ağlıyor. Sonra müdüre hanım geldi, çok normal bu tepki, ikna edelim birlikte dedi ve bayağı bir uğraştırarak ikna ettik. Bakalım yarın ne olacak...

Aslında kreş fikri bakacak birisi olmadığından değil, eğitim amaçlı atılmıştı ortaya. İlk günlerde bu amaca gayet güzel hizmet ediyordu. Sonuçta 3,5 yaşında, evin ve benim ona yeterli gelmediğini düşünüyorum. Bütün gün tv izliyor yada kardeşiyle kavga ediyor. Resim yapmak istese yada kitap okumak istesem ona, kardeşi izin vermiyor. Burda çok güzel şeyler öğreniyorlar, oynarken, arkadaş edinirken artık anne gözetiminde değil, tam olarak bir birey. Üstelik yarım gün olduğu için evdede yeterince vakit geçirebiliyor.
Şu an bir sürece yeni girdik. Atlatacağız ve anneye, eve bağımlı olmaktan çıkacağız. Ama tabiki üzülüyorum böyle olmasınada. Yaşı büyük olduğu için ve ilk hafta çok çabuk adapte olduğumuz için bu süreci yaşamayız sanıyordum. Diğer taraftanda iyiki başlatmışım kreşe, bu süreci şimdi yaşamasak anaokulunda yada ilkokulda yaşayacaktık diyorum.

Bakalım zaman ne gösterecek. Büyüyorsun bebeğim, büyümek böyle birşey işte...

Hiç yorum yok: